CHP’nin Sırtındaki Safralar ve İktidar Yolculuğu

Türkiye’de siyaset, yalnızca projeler ve vaatler üzerinden şekillenmez. Seçmen psikolojisi, algılar ve duygular da en az somut politikalar kadar belirleyicidir. CHP, köklü geçmişi, kurumsal yapısı ve parti programıyla aslında her kesimi kucaklayabilecek bir parti. Ancak, CHP’nin yıllardır sırtında taşıdığı ve bir türlü üzerinden atamadığı bazı yükler, onun iktidar yolculuğunu zorlaştırıyor.

Bugüne kadar CHP, özellikle AKP’yi sosyal medyada trol hesaplar üzerinden algı yönetimi yapmakla eleştirdi. Ancak bugün geldiğimiz noktada, CHP için çalışan benzer sosyal medya hesaplarını görmek mümkün. AKP için yazıldığında ne kadar itici olan bu propagandalar, CHP için yazıldığında da aynı derecede itici. Çünkü bu tür hesaplar gerçek bir politik bilinç oluşturmaktan çok, körü körüne savunma ve saldırı işlevi görüyor. Oysa CHP, böyle yöntemlere ihtiyaç duymayacak kadar köklü ve güçlü bir geleneğe sahip.

CHP’nin Gerçek Gücü ve Zayıflıkları

CHP’nin örgütlerinde görev alan insanların büyük çoğunluğu bilgili, birikimli ve liyakat sahibi. Ülkenin dört bir yanında yerel yönetimlerde başarılı projeler üreten, sosyal belediyeciliği güçlendiren isimler var. Ancak CHP’nin bir türlü çözemediği bir sorunu var: Halkla arasında duran ve partinin itici algılanmasına sebep olan bazı figürler.

Bu kişileri herkes tanır. Siyaset sahnesinde büyük bir karşılıkları yoktur ama sürekli konuşurlar. Her şeyi en iyi bildiklerini düşünürler ve her konuda fikir beyan ederler. Üstelik bunu yaparken toplumla bağ kurmak yerine, halka tepeden bakan bir üslupla hareket ederler. Partinin çizgisini, söylemlerini ve politikalarını belirleyen ana kadro içinde olmamalarına rağmen, halk CHP’yi bu figürler üzerinden tanır. İşte CHP’nin en büyük açmazlarından biri de budur.

Bu tür isimler yüzünden CHP, geniş halk kitlelerine ulaşmakta zorlanıyor. Parti içinde bilgi, birikim ve liyakat sahibi olanların sesi yerine, halktan kopuk, özgüveni yüksek ama etkisiz kişilerin sesi daha çok duyuluyor. Bu da CHP’nin halka inmesini zorlaştırıyor.

Halkı Anlamak ve Ona Göre Hareket Etmek

CHP’nin temel problemi, halkın gündelik sorunlarını önceleyen bir dil kullanmak yerine, zaman zaman soyut kavramlar etrafında dolanması. Ekonomi, işsizlik, eğitim, adalet gibi konularda CHP’nin güçlü söylemleri var ama bu söylemler, halkla buluşma noktasında yetersiz kalıyor.

Yerel yönetimlerde CHP’nin güçlü olduğu illerde yapılan başarılı projeler, aslında CHP’nin potansiyelini gösteriyor. Ancak bu başarılar, parti içindeki bazı aktörlerin halktan kopuk tavırları nedeniyle yeterince değerlendirilemiyor. Eğer CHP, gerçekten iktidar olmak istiyorsa, halkın sevmediği, itici bulduğu figürlerden kurtulmalı ve yerel yönetimlerdeki başarısını ülke geneline yayacak bir iletişim dili oluşturmalı.

Aksi takdirde, yerel yönetimlerde kazandığı mevzileri koruyamaz ve hatta ülke genelinde iktidar olma şansını kaybeder. CHP’nin yapması gereken şey basit: Kendi içindeki yüklerden arınıp, halkın nabzını tutan, halka yakın ve onun dilinden konuşan bir siyasi anlayış geliştirmek.

Bugün CHP için iktidar uzak değil ama bu, yalnızca parti yönetiminin değil, partiyi şekillendiren her aktörün sorumluluk almasını gerektiren bir süreç. Eğer CHP, halkı anlamayı başarırsa, Türkiye siyasetinde çok daha güçlü bir noktaya gelebilir. Eğer başaramazsa, bugüne kadar olduğu gibi, halkın gözünde itici görünen bazı figürler yüzünden iktidar hayali yine bir başka bahara kalır.