
Siyasi Projektör
-Ancak bugün bir gerçek daha var: Bu halk, artık yalnızca AK Parti’ye değil, muhalefete de hesap soruyor.
Yerel seçimlerde milyonlarca yurttaş, sadece AK Parti’ye “artık yeter” demedi. Aynı zamanda CHP’ye bir fırsat verdi. “Alın bakalım belediyeleri, bize nasıl yöneteceğinizi gösterin ki, gelecekte ülkeyi de size teslim edelim” dedi. Bu çok açık bir mesajdı.
Ancak ne zaman CHP’li bir yönetici, teşkilat mensubu ya da belediye çalışanı bir eleştiri alsa; hemen refleks olarak “Neden AK Parti’ye bir şey demiyorsunuz?” savunmasına sığınıyor. Oysa insanlar AK Parti’ye söyleyeceklerini zaten sandıkta söylediler. Şimdi CHP’ye söylüyorlar çünkü umut bağladıkları yer orası. Çünkü değişim, ancak eleştiriyle ve yüzleşmeyle olur.
AK Parti’ye eleştiri yapmayan, korkan, sindirilen bir halk değil bu. Bu halk AK Parti’ye karşı direndi, sandıkta sesini yükseltti, hatta bedel ödedi. Ama şimdi dönüp CHP’ye bakıyor ve diyor ki:
“Seninle değişim istedik. Ama seni de eleştiremezsek, seni de sorgulayamazsak, ne farkın kalır AK Parti’den?”
Ne yazık ki CHP’nin birçok kademesinde görev alanlar bu mesajı algılamakta zorlanıyor. Eleştiriye tahammül gösteremiyor, eleştireni AK Parti yandaşı sanıyor, susturmaya çalışıyor.
Ama anlamadıkları şu: Bu ülkenin yorgun seçmeni artık eleştirmeden, sorgulamadan, hataya göz yumarak ilerlemek istemiyor. Sessiz kalmak, biat etmek istemiyor.
Değişim, “şu anda bizde sıra” rehavetiyle değil, “şu anda sorumluluk bizde” bilinciyle gerçekleşir.
CHP’nin tüm kademelerinin bu gerçeği fark etmesi gerekiyor. Eleştiriler, düşmanlık değildir. Tam tersine, samimi uyarılardır. O uyarılar sayesinde eksikler düzelir, hatalar tekrarlanmaz ve güven artar.
Yoksa her eleştiride “bizim üzerimize neden geliyorsunuz?” diye serzenişe giren bir yapı, iktidara yürüyemez. Çünkü bu halk artık “kırılgan” değil, “dayanıklı” siyasetçi istiyor. Gerçekleri duymaya tahammülü olan, hatasını kabul edip düzelten bir yönetim dili arıyor.
CHP için hâlâ geç kalınmış değil. Bu halk, umudu hâlâ kaybetmedi. Ama sabrı da sonsuz değil. Artık mazeret değil, maharet zamanı. Ya eleştirileri dinleyip değişir, iktidara yürürsünüz. Ya da AK Parti’nin yaptığı yanlışları tekrar ederek, halkın sizi de sessizce terk etmesine şahit olursunuz.
Tercih CHP’nindir. Ve o tercih, sadece CHP’yi değil, bu ülkenin geleceğini de belirleyecek.