Trabzonspor’da Gerçek Hesaplaşma: Transferler, Taraftar

Trabzonspor’un son yıllardaki transfer karnesi, kulüp tarihinin en tartışmalı dönemlerinden birine işaret ediyor. Abdullah Avcı ve Fatih Tekke dönemlerinde yapılan onlarca transfer, kulübün kasasından milyonlarca Euro çıkmasına rağmen sahaya yansımadı. Oyuncular ya sakat, ya cezalı, ya da performans vermekten uzak. Kulüp, mali disiplinini kaybederken, bu yanlışların faturası hep Trabzonspor’a kesildi.

Şenol Güneş’in Kısa Dönemi: Sessiz, Sakin, Faydalı

Oysa Şenol Güneş’in kısa teknik direktörlük döneminde tablo çok farklıydı. Büyük paralar harcanmadı, gereksiz maceralara girilmedi. Yapılan sınırlı sayıdaki transferler, takıma gerçekten katkı sağladı. Kulübün parasını boşuna harcatmayan, faydaya odaklanan bir yaklaşım vardı. Buna rağmen, ironik şekilde, taraftarın büyük bir kısmı sürekli Şenol Güneş’in aleyhine çalıştı. Bu çelişki, üzerinde düşünülmesi gereken en kritik noktadır.

Taraftarın Haksız Tutumu

Neden kulübe yük olmayan, faydalı transferler yapan bir teknik adama sahip çıkılmadı da; milyonlarca Euro’nun boşa gittiği dönemlerde sabır ve destek gösterildi? Burada salt futbol gerekçelerinin ötesinde, başka faktörlerin devreye girdiği anlaşılıyor.

Aklı Kurcalayan Sorular

İnsanın aklına ister istemez şu sorular geliyor:

• Kulübün kasasından hoyratça harcanan paralar yalnızca kötü planlama sonucu mu yoksa birilerinin menfaatine mi hizmet etti?

• Taraftar grupları bu çarkın işlemesine bilerek mi, yoksa bilmeden mi katkı sağladı?

• Şenol Güneş gibi kulübün kaynaklarını koruyan bir isim neden hedefe kondu da, kulübü borca sokan dönemlerde sesler kısıldı?

Bu sorular cevapsız bırakıldıkça, Trabzonspor’un mali ve sportif geleceği tehlike altında olmaya devam edecek.

Taraftarın Rolü ve Sorumluluğu

Elbette Trabzonspor taraftarı, futbol tutkusuyla ve aidiyetiyle meşhurdur. Ancak bu aidiyet, sorgulamadan destek vermek değil, kulübün çıkarlarını savunmak olmalıdır. Taraftar grupları ister istemez bir güç merkezi hâline geliyor. Bu güç, eğer yanlış transfer politikalarını görmezden gelmeye hizmet ederse, o zaman kulübün zararına çarkın bir parçasına dönüşür.

Sonuç: Gerçek Cesaret

Trabzonspor’un geleceği, milyonların akılla harcanmasına bağlıdır. Gerçek cesaret, sorgulamadan alkış tutmak değil, doğruya doğru, yanlışa yanlış diyebilmektir. Bugün yapılması gereken şey, hesap sormak ve hesap vermektir.

• Şenol Güneş’in kulübün parasını koruyan anlayışına haksızca cephe alınması,

• Avcı ve Tekke dönemlerinde israf edilen milyonlara göz yumulması…

İşte bu iki tutum arasındaki çelişki, Trabzonspor camiasının asıl çıkmazıdır.