Yazar - Siyasi Projektör
Okuma Süresi: 4 dk.

Siyasi Projektör
-Cumhuriyet Halk Partisi tarih boyunca Türkiye siyasetinde çok özgün bir yerde durdu.
Halk nezdinde zaman zaman korkularla, zaman zaman umutlarla anıldı.
Ama bir gerçek hep sabit kaldı:
“CHP, halk tarafından defalarca yerelde denendi ama hiçbir zaman merkezî iktidara taşınmadı.”
Neden?
Cevap basit ama acı verici:
Çünkü CHP her defasında daha iktidar olmadan iktidarı paylaşma kavgasına düştü.
Yerelde Başarılı Ama Toplumsal Güven Eksik
İstanbul, Ankara, İzmir, Adana, Mersin, Tekirdağ, Eskişehir, Antalya...
CHP, büyükşehirleri kazandığında toplumda “işte bu sefer değişebilir” duygusu dalga dalga yayıldı.
Ancak ne zaman bu umut filizlenmeye başlasa, CHP kendi içine dönüp iç savaşa başladı.
Birbirini itibarsızlaştıran açıklamalar,
Kulis sızdırmaları,
Medya üzerinden yürütülen güç savaşları,
Ve şimdi de mahkeme salonlarında kurultay çözümlemeleri...
Bu tabloyu gören sıradan seçmenin aklına gelen ilk cümle şu:
“Daha iktidar olmadan bölünüyorlar; bunlar devleti nasıl yönetecek?”
CHP’nin Krizi, Sadece CHP’nin Krizi Değil
Bugün yaşananlar sadece CHP’nin değil, Türkiye muhalefetinin genel krizidir.
Zira CHP alternatifsiz kaldığı sürece yaşadığı her dağınıklık, tüm muhalif kitleyi çaresizliğe sürüklüyor.
Ve bu çaresizlik, zamanla sadece sandığa küsme değil, demokrasiden umudu kesmeye de dönüşüyor.
Seçimlere Daha Varken Alternatif Şart
2023’teki büyük hayal kırıklığı hâlâ zihinlerde tazeyken, önümüzdeki yerel seçimlerde başarı sağlanmasına rağmen Türkiye’yi ileri taşıyacak bir yapı hâlâ ortada yok.
Oysa seçimlere daha zaman varken, muhalefet yalnızca CHP’nin iç krizine odaklanamaz.
Zaman, bir alternatif muhalefet yapısı kurmanın zamanıdır.
Bu yapı;
Parti içi hesaplaşmalardan uzak,
Aidiyet değil ehliyet temelli,
Lider merkezli değil, ilke merkezli,
Gençlerin, kadınların ve sivil toplumun dahil olduğu
bir birliktelik olmalıdır.
Aksi takdirde her yeni kriz, halkın muhalefete dair beklentilerini biraz daha öğütecek ve sonunda "iktidarı hak etmeyen bir muhalefet" algısı yerleşecektir.
Son Söz:
CHP kendi içinde yine bildik senaryoyu oynuyor:
Kazanır gibi yapıp kaybeder gibi bölünmek.
Ama artık bu hikâyeyi sadece CHP değil, tüm Türkiye ödüyor.
Seçimlere daha süre varken,
muhalefet artık "tek adamdan kurtulalım" diyerek birleşip,
"tek partide boğulmayalım" diyerek ayrışmalıdır.
Çünkü Türkiye'nin ihtiyacı yeni bir lider değil;
yeni bir siyaset kültürüdür.
Yorumlar (0)
Tüm Yazıları